Matematik kesinlik gerektirir. Matematik kesin değilse bir hiçtir. Oysa kesinlik her zaman anlaşılabilirlik değildir. Jerry P.King’in yazdığı alanında nadir kitaplardan biri Matematik Sanatı. Okudukça karşılaştığımız yeni bilgilerle kendini bize bağlayan alışagelmiş matematik kurallarının dışındaki çerçeveden bir şeyleri insanlara aktarmayı amaçlayan hedef kitlesi matematikçikler değil resim, müzik ve yazın sanatlarına ilgi duyan matematiği derin bir gizem veya kaçınılması gereken korkunç bir kabus olarak algılayan insanlardır. Eğer siz de bunlardan biriyseniz bu kitabı mutlaka okumalısınız. Matematik özünde estetik sahibidir. Bu estetiği gizleyen biraz da matematikçilerin matematik hakkında konuşmamalarının bir sonucudur. Matematikçiler yaptığı matematiği dergilerde yayımlayabilir ancak yazdıkları matematik hakkında değil matematiğin kendisidir. Bunlar arasındaki fark fizik ve metafizik arasındaki fark kadar kesindir. G.H Hardy adında ünlü bir matematikçi matematik hakkında bir kitap yazmış ama bunu yazarken o kadar rahatsızlık duymuştur ki bu kitabı yazmış olmasından dolayı okuyucularından özür dilemiştir. Matematikçiler kendilerini sanatçı olarak görselerde-ki gerçekten öyledir-sanatçılar onlara aynı gözle bakmazlar.Diego Rivera matematikçiyi ciddi beceriksiz ve dalgın bir insan olarak-hepimizin bir muhasebeciye yakıştırdığı nitelikte-göstermiştir.Oysa matematikçi bunlarla sınırlı değildir.Fraktallar ve katasroflar konularında yeni teorilerin incelenmesi gerekmektedir. Matematik hakkında hakkıyla yazmak zordur.Bu zorluk matematiğin temelinden kaynaklanmaktadır.Matematik kesinlik ister.Kesinliği kitabın matematik dışı kişilerce anlaşılabilmesini olanaksız kılmayacak ölçüde tutulmalıdır.Anlaşılabilirlik ve kesinlik arasından bir seçim yapar kesinlikten vazgeçerseniz.Düzgün bir eğriyi tanımlarken düzgün dersiniz ve devam edersiniz.Bu şekilde Rousseau’yu okuyan Beethoven’ı dinleyen Picasso’dan hoşlanan bütün insanlar sizi çok iyi anlayacaktır. Matematik araştırıldıkça içinden yeni hazineler çıkan bir çukur gibidir.Öyle ki biraz araştırma yaparsanız bir matematiksel sonuca zarif denildiğini ve biraz daha devam ederseniz de gerçekten zarif olduğunu anlarsınız.Matematik kavramını tam olarak kavradığınızda matematiğin ana kaynağının düş gücü olduğunu farketmemeniz imkansızdır.Alfred Renyi adında bir matematikçi şöyle der”İnsanın var olmayan şeyler hakkında var olanlardan daha çok şey bilmesi ne gizemli değil mi?”Örneğin ;3 sayısı yoktur.Fiziksel bir üç yaratmayı başaramazsınız.Ama öyledir ki olmayan 3 sayısı hakkında var olanlardan daha çok bilgiye sahibizdir. Matematiğin en temel nesnelerinden sayıların bir zamanlar tanrılaştırıldığını düşünürsek belki de insanlık için önemini biraz daha farkedebiliriz.Eğer sizde matematikçi olmak istiyorsanız matematik kavramını iyi kavramalı ve daima kesinlikten yana olmalısınız.Kesinlik matematikçinin marka damgasıdır.Umarım bu yazıyı okuduktan sonra matematik hakkında ki düşüncelerinizi biraz da olsa değiştirebilmişimidir.
ALINTI:Matematik Sanatı/Tübitak